İSTATİSTİKLER

40 kategori altında, toplam 942 haber bulunmaktadır.

Bu haberler toplam 729838751 defa okunmuş ve 2231 yorum yazılmıştır.

KİŞİYE ÖZEL BİRE BİR MBA & MASTER ETKİNLİĞİ

İstanbul Üniversitesi Rektör Seçimi Yaklaşıyor

Kategori Kategori: Üniversite | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 513300 Okunma | Yazar Yazan: admin | 08 Kasım 2008 11:26:16

1 Kasım 1933’de Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle, dönemin ilerici Maarif Vekili Dr. Reşit Galip tarafından kurulan, İstanbul Üniversi,tesinde rektör seçimi var.



Rektör Mesut Parlak’ın görev süresinin bitimine iki buçuk ay kala iki rektör yardımcısının, hiç bir açıklama yapılmadan görevden alınması ve bu olaydan bir hafta kadar önce üniversitenin arşivinde çıkan yangının boyutları hakkında basına bilgi verilmemesi dikkat çekiyor.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, “rektör ataması yetkimi sağlıklı kurumlara bırakmak istiyorum” açıklamasını sanki yaklaşan İstanbul Üniversitesi rektör seçimi için söylemiş olduğu kanısı yaygınlaşırken, seçimde 2300 öğretim üyesinin oylarına talip on iki aday yarışıyor.

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın doktoru Prof. Dr. Yunus Söylet ile siyaset ve iletişim bilimci ve kamu yönetimi uzmanı, Liverpool John Moores University ve Beykent Üniversitesi’ni kuran Prof. Dr. Veysel Batmaz bu yarışta öne çıkıyor.

Aday Prof. Dr. Yunus Söylet, rektörlük vaatleri arasında, “hukukun üstünlüğüne inanan bir Rektör, haklıya hakkını teslim ederken, kimliğe ve unvana göre farklı davranmaz; aralarında uyuşmazlık bulunanlar bakımından unvanına, konumuna, kıdemine göre değil, haklı olana göre değerlendirme yapar; haklı talepleri, dava açılmasına gerek kalmadan kabul eder ve gereğini yapar; kişileri hakkını arama hususunda cesaretlendirir, gerekirse dava açmaktan çekinmeyecekleri bir hukuka saygı ortamı ve güvencesi oluşturur.” diyerek, nasıl bir rektör olacağının çerçevesini çizerken, aynı zamanda İstanbul Üniversitesi’nde bugüne kadar büyük hukuksuzlukların yaşandığını kabul ediyor.

Rektör adayı Prof. Dr. Veysel Batmaz ise, rektörlük seçiminde çeşitli adaylarca vaat edilen üniversite master ve stratejik planlarını, devasa projeleri ve hukuktan anlamayanların hukuka uyma taahütlerini “çocukça” bulurken, “bu vaatlerin hepsi hüsranla sonuçlanır; ben ISO-9000 ve toplam kalite denetçisiyim ama master veya stratejik planım yok; üniversitenin master planı Yasasıdır; stratejik planı, öğretim üyelerinin vizyonu ve beklentisidir; toplam kalite ölçütleri de çağdaş uygarlık düzeyinin bilimsel ve akademik nitelikleridir, gerisini bir üniversitede, Kurullar, Bölümler ve Anabilim Dalları yapar; üniversiteyi onlar yönetir; öğretim üyelerinin bilinçli olarak adil ve becerikli başkan seçmeleri yeter” diyerek, ekliyor:

“Rektör 2547 sayılı yasaya ve İdare Mahkemelerinin ve Danıştay’ın aldığı kararlara göre zaten yetkisizdir, sadece temsilcidir; ‘olur’ makamıdır; adeta bir noterdir. 2547 sayılı yasa, mahkemelerce alınan kararlara göre uygulanırsa, sorun kalmaz. Hukuka uymak sadece yargı kararlarını uygulamak değil, uyguladıktan sonra, yargı kararlarına aykırı aynı işlemlere devam etmemektir. Örneğin, ben bir buçuk yıl önce ‘Vekil Dekanlık atanması’ işlemini iptal ettirdim ama hâlâ uygulanıyor ve uygulayanlar da ‘hukukun üstünlüğünden başka ideoloji tanımadıklarından’ söz edebiliyorlar.”

Prof. Dr. Veysel Batmaz, nasıl bir rektör olacağı ile ilgili olarak da şunları söylüyor:

“Anabilim Dalları’nın bile döner sermaye kurmaya hukuken olanağı bulunan, malî ve akademik açıdan herkesi çok kazandıran bir konuma adeta iten bir Yasa’ya sahipken, rektörlüğüm sırasında üniversitede malî ve otoriter cendere içinde yaşamak artık son bulacak.”

 

 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    





Arama ARAMA


Anketi Doldur, Hediye Tatil Kazan