Kategori: Diğer Haberler |
454833 Okunma |
Yazan: admin | 13 Aralık 2010 12:09:26
Başbakan Erdoğan'ın küçük kızı Sümeyye son günlerde bir hayli gündemde. Siyasete atılması konuşulmuştu. Ama o 'hayır' dedi. Sümeyye Erdoğan'ın için biçilen son görev ise öğrenci olaylarını sonlandıracak adımı atması.Aralık ayına hareketli girdik. İlkin Rektörler Toplantısı, ardından Mülkiye’deki yumurtalı gösteri derken, “Gençlik Meselesi” yine gündeme geldi. Başbakan’ın Rektörler’le yaptığı istişare toplantısına danışmanı sıfatıyla katılan Sümeyye Erdoğan, tartışma konusu olan gençliğe, çağdaşları olmak hasebiyle, aslında en yakın isim...
Tartışmalarda dikkatimi çeken bir diğer konu ise; eylemci gençlerin siyasi bazı örgütlerle irtibatı olup olmadığı ile ilgili. Öğrencilerin siyasi görüşü olamaz mı? Kendi öğrencilik günlerimizi hatırlayalım, kendi resim albümlerimize göz atalım. Üniversitelerdeki başörtüsü yasağının kaldırılması için uzun yıllar yaptığımız eylemler, topladığımız imzalar, taşıdığımız pankartlar... Sözgelimi 87’de yasağın kaldırılması bağlamında siyasi liderlerle görüşmelere giden öğrenci grupları arasında hem Özal’la, hem Türkeş’le, hem de Erbakan’la çekilmiş fotoğraflarım var, şayet bizle görüşseydi Ecevit’le de olurdu... Bu neyi ispatlar? Öğrenci kısmı, adı üstünde delikanlıdır, “yaşlı, muhafazakar ve rejimi temsil ettiği”ne inanılan hangi siyasete, siyasetçiye tam anlamıyla teslim olunabilir ki o başta dumanla gezilen günlerde?
Sümeyye Erdoğan’ın önemi tam da bu arada, herkesin birbirine polislik yapmaya kalktığı bu eşikte beliriyor... Başbakan’ın ve Rektörlerin arasında en genç ve sivil katılımcı olarak... Dışarıdakilerle içeridekilerin tam kesişim noktasında... Sivillerle, Devletlilerin... Toplumla Resmi olanın... Bireyle Devletin... Gençlerle Yaşlıların. Huzursuzlarla Huzura ermişlerin. Yönetilenlerle Yönetenlerin. Eleştirenlerle Eleştirilenlerin... Arasında, tampon ve kilit bir isim... Sümeyye, karşıtlıklar gibi duran tüm bu pozisyonlar arasında, gerçek bir iletişim dili kurmak adına, tarafların birbirini daha iyi anlayabilmesi, en azından konuşabilmesi adına önemli bir şans olabilir...
Akit Gazetesi